Yüceden bakan göz değil

Mayıs 6, 2008

Bir kez gönül yıktın ise
Bu kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi
Elin yüzün yumaz değil

Yol oldur ki doğru vara
Göz oldur ki Hakk’ı göre
Er oldur alçakta dura
Yüceden bakan göz değil

Doğru yola gittin ise
Er eteğin tuttun ise
Bir hayır da ettin ise
Birine bindir az değil


Dosta varayım

Mayıs 6, 2008

O dost bize gelmez ise
Ben dosta geri varayım
Çekeyim cevr ü cefayı
Dost yüzün görüvereyin


Dünya kimseye kalmaz

Mayıs 6, 2008

Gelin tanışık edelim
İş kolayın tutalım
Sevelim sevilelim
Dünya kimseye kalmaz


Arzumuz nefs için değil

Mayıs 6, 2008

Hiçbir kişi bilmez bizi
Biz ne işin içindeyiz
Ne hırsımız baydır bizim
Ne nefsimiz içindeyiz

Bir kimsenin devletine
Tan ediben biz gülmeyiz
Ne münkiriz alimlere
Ne Tersa’nın haçındayız

Biz bunun neliğin bildik
Dünyanın nesine kaldık
Arzumuz nefs için değil
Dünya teferrücündeyiz

Yunus aydır hey sultanım
Özge şahım vardır benim
Ko dünya altın gümüşün
Ne bakır u tuncundayız


Can, canan

Mayıs 4, 2008

Yunus imdi sen senden
Ayrı değilsin candan
Sen sende bulmaz isen
Nerde bulasın onu

Derviş adın edindim
Derviş dondum donandım
Yola baktım utandım
Hep işim yanlış benim


Gel dosta gidelim gönül

Mayıs 4, 2008

Bir nazarda kalmayalım
Gel dosta gidelim gönül
Hasret ile ölmeyelim
Gel dosta gidelim gönül

Bu dünyaya kalmayalım
Fanidir aldanmayalım
Bir iken ayrılmayalım
Gel dosta gidelim gönül


Tek dileğim

Mayıs 4, 2008

Ne ilmim var ne taatım
Ne gücüm var ne takatim
Meğer senden inayetim
Kıl yüzümü ak Çalap’ım


Aşık kim değildir?

Mayıs 4, 2008

Canını aşk yoluna
Vermeyen aşık mıdır
Cehd eyleyip ol dosta
Ermeyen aşık mıdır

Dost sevgisin gönülde
Can ile berkitmeyen
Tül-i emel defterin
Dürmeyen aşık mıdır

Aşka tanışık sığmaz
Değme can göğe ağmaz
Pervaneleyin oda
Yanmayan aşık mıdır

Nefs arzusundan geçip
Aşk kadehinden içip
Dost yoluna er gibi
Durmayan aşık mıdır

Dün gün riyazet çekip
Halvetlerde diz çöküp
Sohbetlerde baş çatıp
Yanmayan aşık mıdır

Yunus imdi ol dostun
Cefasına sabreyle
Yüreğine aşk odun
Vurmayan aşık mıdır


Bildim deme

Mayıs 4, 2008

Yunus sen arif isen
Anladım bildim deme
Tut miskinlik eteğin
Ahir sana gerektir


Derviş

Mayıs 4, 2008

Derviş gönülsüz gerektir
Sövene dilsiz gerektir
Dövene elsiz gerektir
Halka beraber gerekmez


Söz

Mayıs 4, 2008

Söz kılar kayguyu şad
Söz kılar bilişleri yad
Eğer horluk eğer izzet
Her kişiye sözden gelir


İlim kendin bilmektir, hepisinden iyice, bir gönüle girmektir

Mayıs 4, 2008

İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsin
Ya nice okumaktır

Okumaktan mani ne
Kişi Hakk’ı bilmektir
Çün okudun bilmezsin
Ha bir kuru emektir

Okudum bildim deme
Çok taat kıldım deme
Eri Hak bilmez isen
Abes yere gelmektir

Dört kitabın manisi
Bellidir bir elifte
Sen elif dersin hoca
Manisi ne demektir

Yunus Emre der hoca
Gerekse var bin hacca
Hepisinden iyice
Bir gönüle girmektir


Yerim dostun yanıdır

Mayıs 4, 2008

Benim dilim kuş dilidir
Benim ilim dost ilidir
Den bülbülüm dost gülümdür
Bilin gülüm solmaz benim

Ol dost bana gelsin demiş
Sundum kadeh alsın demiş
Aldım kadeh içtim şarap
Artık gönlüm ölmez benim


Hak peygamberleri takiben

Mayıs 4, 2008

Gördüm göğün meleklerin
Her biri bir işte imiş
Hak Çalap’ın zikrin eden
İncil benim Kuran benim

Gördüm deyen değil gören
Bildim deyen değil bilen
Bilen oldur gösteren ol
Aşka esir olan benim

Sekiz uçmak aşıklara
Köşk ü saraydır bilene
Musa’layın hayran olup
Tur Dağı’nda kalan benim

Musa peygamber ile
Bin bir kelime kıldım
İsa peygamber ile
Göklere çıkan benim

Şimdi adım Yunus’durur
Ol demde İsmail idi
Ol dost için Arafat’a
Kurban olup çıkan benim


Kin tutanın yoktur dini

Mayıs 4, 2008

Giderdim gönülden kini
Kin tutanın yoktur dini
Ey yarenler ben bu sözü
Uludan işittim ahi


Aşktır yere göğe direk

Mayıs 1, 2008

Dosttan haber sorar isen
Güzaf değildir dost işi
Belli bilin hiç nesnedir
Bu cihanda dostsuz kişi

Dost aşkından alem doldu
Her bir aşık ondan oldu
Aşksız biten çiçek soldu
Aşk iledir dostluk hoşu

Aşkı seve aşık gerek
Ne olusar aşktan yeğrek
Aşktır yere göğe direk
Kalanı hep söz öküşü


Benim cennet neme gerek

Mayıs 1, 2008

Gözüm seni görmek için
Elim sana ermek için
Bugün canım yolda kodum
Yarın seni bulmak için

Bugün canım yolda koyam
Yarın ivazın veresin
Arz eyleme uçmağını
Hiç arzum yok uçmak için

Benim uçmak neme gerek
Hergiz gönlüm ona bakmaz
İşbu benim zarılığım
Değildürür bir bağ için

Uçmak uçmağım dediğin
Müminleri yeltediğin
Vardır ola birkaç huri
Arzum yoktur kaçmak için

Bunda dahi verdin bize
Ol huriyi çift ü helal
Ondan geçti arzum tamam
Arzum sana ermek için

Sufilere ver sen onu
Bana seni gerek seni
Haşa ben terk edem seni
Şol bir evle çardak için

Yunus hasretdürür sana
Hasretini göster ona
İşin zulüm değil ise
Dad eylegil istedi çün


Bir dem aşksız olmayayın

Mayıs 1, 2008

Al gider benden benliği
Doldur içime senliği
Dirliğinde öldür beni
Varıp anda ölmeyeyin

Bülbül olayın öteyin
Dost bahçesinden yatayın
Gül oluban açılayın
Ayrık dahi solmayayın

Aşkdurur derdin dermanı
Aşk yoluna kodum canı
Yunus Emre aydır bunu
Bir dem aşksız olmayayın


Üç faklı şiirden

Mayıs 1, 2008

Başında aklı olan
Ücretle amel etmez
Hurilere aldanmaz
Göz ile kaştan geçer

Bu nefs ile dünya fani
Bu dünyaya gelen hani
Aldattın ey dünya beni
İşlerinden bezer oldum

Sarraflığı öğrenmeyen
Bu gevheri boncuk sanır
Varır verir yok nesneye
Bilmez neye sattığını


Bana seni gerek seni

Nisan 29, 2008

Aşkın aldı benden beni
Bana seni gerek seni
Ben yanarım dünü günü
Bana seni gerek seni

Ne varlığa sevinirim
Ne yokluğa yerinirim
Aşkın ile avunurum
Bana seni gerek seni

Aşkın aşıklar öldürür
Aşk denizine daldırır
Tecelli ile doldurur
Bana seni gerek seni

Aşkın şarabından içem
Mecnun olup dağa düşem
Sensin dün ü gün endişem
Bana seni gerek seni

Sufilere sohbet gerek
Ahilere ahret gerek
Mecnunlara Leyli gerek
Bana seni gerek seni

Eğer beni öldüreler
Külüm göğe savuralar
Toprağım anda çağıra
Bana seni gerek seni

Yunus’durur benim adım
Gün geçtikçe artar odum
İki cihanda maksudum
Bana seni gerek seni


Hak varlığı Kuran’dadır

Nisan 29, 2008

Ey kendözünü bilmeyen
Söz manisini bulmayan
Hak varlığın ister isen
Uş ilm ile Kuran’dadır


Yarınım bugündür bana

Nisan 29, 2008

Dost aşka ulaşalıdan
Dünya ahiret oldu bir
Ezel ebed sorar isen
Dün ile bugündür bana

Kullarına vaadeyledi
Yarın uçmak verem dedi
Ol dostların sevindiği
Yarınım bugündür bana


Seven delidir

Nisan 29, 2008

Seni sevenlerin ola mı aklı
Bir dem uslu ise her dem delidir


Razım ile diyem

Nisan 29, 2008

Ben o yari sevdiğimi
Nice bir gizleyebilem
Gönlüme sığmaz n’ideyim
Meğer razım ile diyem


Aşık oldu gönlüm sana

Nisan 3, 2008

Kime gönül verir isem
Benim ile yar olmadı
Halim bilip derdim sorup
Bana vefadar olmadı

Hak’tan meğer takdir idi
Aşık oldu gönlüm sana
Hiç kimseler bencileyin
Aşka giriftar olmadı


Lezzetli nesnedir aşk

Nisan 3, 2008

İşitin ey yarenler
Kıymetli nesnedir aşk
Değmelere verilmez
Hürmetli nesnedir aşk

Hem cefadır hem sefa
Hamza’yı attı Kaf’a
Aşk iledir Mustafa
Devletli nesnedir aşk

Dağa düşer kül eyler
Gönüllere yol eyler
Sultanları kul eyler
Cüretli nesnedir aşk

Kime kim aşk vurdu ok
Gussa ile kaygı yok
Feryat ile ahı çok
Firkatli nesnedir aşk

Denizleri kaynatır
Mevce gelir oynatır
Kayaları söyletir
Kuvvetli nesnedir aşk

Akılları şaşırtır
Deryalara düşürür
Nice ciğer pişirir
Key odlu nesnedir aşk

Miskin Yunus n’eylesin
Derdin kime söylesin
Varsın dostu toylasın
Lezzetli nesnedir aşk


Cümle alem kardaş gelir

Nisan 3, 2008

Ey dost senin aşkın odu
Ciğerim bare baş gelir
Aşkından yanar yüreğim
Yandığım bana hoş gelir

Söyler isem sözüm savaş
Söylemezsem ciğerim baş
Cihan doludur kallaş
Her birinden bir taş gelir

Erenler buna kalmadı
Vardı yoluna durmadı
Hakk’ı gerçek sevenlere
Cümle alem kardaş gelir


Aşk güneştir, aşksız gönül taş

Nisan 3, 2008

İşitin ey yarenler
Aşk bir güneşe benzer
Aşkı olmayan gönül
Misali taşa benzer


Utanmam yoktur

Nisan 3, 2008

Eğer beni Cercis’leyin
Yetmiş kez öldürür isen
Dönem sana geri varam
Zira ki arım yokdurur

Yunus dahi aşık sana
Göster didarını ona
Yarim dahi sensin benim
Ayrık nigarım yokdurur


Senin sevgindedir gönlüm

Nisan 3, 2008

Sekiz uçmağın hurisi
Eğer bezenip gelseler
Senin sevginden özgeyi
Gönlüm hiç kabul etmeye


Aşk eri

Nisan 3, 2008

Her kim aşk eri ise
Aşka müşteri ise
Aşk onun yari ise
Canına od urmuşlar


Bu can gövdeye konuktur

Nisan 3, 2008

İşbu söze hak tanıktır
Bu can gövdeye konuktur
Bir gün ola çıka gide
Kafesten kuş uçmuş gibi

Yunus Emre bu dünyada
İki kişi kalır derler
Meğer Hızır İlyas ola
Ab-ı hayat içmiş gibi


Cennet’e değildir aşkımız

Nisan 3, 2008

Aşık mı direm ben ana
Tanrı’nın uçmağın seve
Uçmak hod bir tuzakdurur
Eblehler canın tutmağa

Aşık olan miskin olur
Hak yoluna teslim olur
Her ne derse boyun tutar
Çare yok gönül yıkmağa


Gel gör beni aşk n’eyledi

Mart 29, 2008

Ben yürürüm yana yana
Aşk boyadı beni kana
Ne akilem ne divane
Gel gör beni aşk n’eyledi

Geh eserim yeller gibi
Geh tozarım yollar gibi
Geh akarım seller gibi
Gel gör beni aşk n’eyledi

Akarsulayın çağlarım
Dertli ciğerim dağlarım
Şeyhim anıban ağlarım
Gel gör beni aşk n’eyledi

Ya elim al kaldır beni
Ya vaslıma erdir beni
Çok ağladım güldür beni
Gel gör beni aşk n’eyledi

Ben yürürüm ilden ile
Şeyh sorarım dilden dile
Gurbette halim kim bile
Gel gör beni aşk n’eyledi

Mecnun oluban yürürüm
Ol yari düşte görürüm
Uyanıp melul olurum
Gel gör beni aşk n’eyledi

Miskin Yunus biçareyim
Baştan ayağa yareyim
Dost elinden avareyim
Gel gör beni aşk n’eyledi


Kişi bile söz demini

Mart 29, 2008

Keleci bilen kişinin
Yüzünü ağ ede bir söz
Sözü pişirip diyenin
İşini sağ ede bir söz

Söz ola kese savaşı
Söz ola kestire başı
Söz ola ağulu aşı
Bal ile yağ ede bir söz

Kelecilerin pişirgil
Yaramazını şeşirgil
Sözün us ile düşürgil
Demegil çağ ede bir söz

Gel ahi ey şehriyarı
Sözümüzü dinle bari
Hezaran gevher dinarı
Kara toprak ede bir söz

Kişi bile söz demini
Demeye sözün kemini
Bu cihan cehennemini
Sekiz uçmak ede bir söz

Yürü yürü yolun ile
Gafil olma bilin ile
Key sakın ki dilin ile
Canına dağ ede bir söz

Yunus imdi söz yatından
Söyle gözü gayetinden
Key sakın o şeh katından
Seni ırak ede bir söz


Şöyle garip bencileyin

Mart 29, 2008

Acep şu yerde var m’ola
Şöyle garip bencileyin
Bağrı başlı gözü yaşlı
Şöyle garip bencileyin

Gezerim Rum ile Şam’ı
Yukarı illeri kamu
Çok istedim bulamadım
Şöyle garip bencileyin

Kimseler garip olmasın
Hasret oduna yanmasın
Hocam kimseler olmasın
Şöyle garip bencileyin

Söyler dilim ağlar gözüm
Gariplere göyner özüm
Meğerki gökte yıldızım
Şöyle garip bencileyin

Nice bu dert ile yanam
Ecel ere bir gün ölem
Meğerki sinimde bulam
Şöyle garip bencileyin

Bir garip ölmüş diyeler
Üç günden sonra duyalar
Soğuk su ile yuyalar
Şöyle garip bencileyin

Hey Emre’m Yunus biçare
Bulunmaz derdime çare
Var imdi gez şardan şara
Şöyle garip bencileyin


Çok ağladım güldür beni

Mart 29, 2008

Ya elim al kaldır beni
Ya vaslına erdir beni
Çok ağladım güldür beni
Gel gör beni aşk n’eyledi


Demeye sözün kemini

Mart 29, 2008

Kişi bile söz demini
Demeye sözün kemini
Bu cihan cehennemini
Sekiz uçmak ede bir söz


Bir ben var benden içeri

Mart 29, 2008

Beni bende demen bende değilim
Bir ben vardır bende benden içeri


Bir gönüle girmek

Mart 29, 2008

Yunus Emre der hoca
Gerekse var bin hacca
Hepisinden iyice
Bir gönüle girmektir


Yaradılmışı severiz Yaradandan ötürü

Mart 29, 2008

Elif okuduk ötürü
Nazar eyledik götürü
Yaradılmışı severiz
Yaradandan ötürü


Yunus Emre hakkında

Mart 29, 2008

Yunus bütün dindarlığına, Müslümanlığına karşın hiçbir dinin, tarikatın adamı değil, hatta bir din adamı bile değil, tersine bütün dinlerin ötesinde, camilerin, kiliselerin, tüm tapınakların dışında, hele sofuların düpedüz karşısında kitapsız, tapınmasız, törensiz, kıblesiz bir inancın adamıdır. Bu inancın tek kuralı, yasası, dogması sevgidir; en geniş, en sınırsız, en insanca anlamıyla pür sevgidir. Dinini, Tanrı’sını sordunuz mu Yunus’a aşk der, meşk der, dost der, başka bir şey söylemez.

[Sabahattin Eyuboğlu]